ATATÜRK' ün HACIBEKTAŞ' a GELİŞİ: 
          Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları,  yurdu düşman işgalinden kurtararak tam bağımsız bir devlet kurmak için  başlattıkları ulusal kurtuluş mücadelesinin başarıya ulaşabilmesi için, tüm  Anadolu insanını bir amaç etrafında birleştirmenin gerekliliğine inanıyorlardı.  Mustafa Kemal Paşa, Alevilerin sayıca ne kadar önemli olduğunun ve yüzyıllardır  Osmanlı idaresine olan muhalefetlerinin bilincindeydi. Bu amaçla onları  kazanmak için girişimlere başladılar. Mustafa Kemal Paşa, 26 Haziran 1919  tarihinde Konya II. Ordu Müfettişliğine şu mesajı yolladı:
          Tokat ve çevresinin İslam nüfusunun % 80'i, Amasya çevresinin de önemli  bir bölümü Alevi mezhepli ve Kırşehir'de Baba Efendi hazretlerine çok  bağlıdırlar. Baba Efendi, ülkenin ve ulusal bağımsızlığın bugünkü güçlüklerini  görmekte ve yargılamakta gerçekten yeteneklidir. Bu nedenle, güvenli kimseleri  görüştürerek kendilerinin uygun gördüğü "Ulusal hakları koruma" ve  "Başka ülkeye bağlanmama" derneklerini destekleyecek birkaç mektup  yazdırılarak buralardaki etkili Alevilerin Sivas'a gönderilmesini pek yararlı  görüyorum. Bu konuda içten yardımlarınızı dilerim.
          3. Ordu Müfettişi Fahri Yaver
          Mustafa Kemal
 Sivas Kongresi sonrası yürütülecek bağımsızlık mücadelesine, merkez  olarak Ankara seçilmişti. Bu kongrenin yürütme organı durumunda olan Temsil  Heyeti, Ankara'ya gitmeden önce Hacıbektaş'a uğrayıp, bu nüfuzlu merkezin kesin  desteğini sağlamak istiyordu. Milli Mücadele ve Cumhuriyet yıllarında Mustafa  Kemal’in yanında olan Mazhar Müfit Kansu (1873–1948)’ nun, “Erzurum’dan Ölümüne  Kadar Atatürk’le Beraber” adıyla, 4 Mart 1948 den itibaren  “Son Telgraf”  gazetesinde yer alan ve 1966 yılında Türk Tarih Kurumu tarafından iki ciltte  toplanarak yayınlanan anılarında, Mustafa Kemal’in Hacıbektaş’a geliş nedeni  şöyle aktarılıyor:
"Çünkü Hacıbektaş'a da uğranılacaktı. Bu mühim bir merkezdi. Bütün  Anadolu'daki üç, dört milyondan daha ziyade miktara baliğ olan Alevilerin  merbut bulundukları Çelebi, Hacıbektaş kariyesinde oturmakta idi. O zaman  Çelebi Cemalettin Efendi ve Dedebaba Postu Vekili Niyazi Salih Baba idi.  Milyonlara varan Alevi-Bektaşiler, gerçi bitaraf bir vaziyette görülüyorsa da  bunlar, Çelebi'nin, Dedebaba Vekili'nin emir ve iradesine tabi olduklarından bu  zat ile görüşmek, onları tarafımıza çekmek için gerekliydi..."
Mustafa Kemal ve heyet üyeleri, Hacıbektaş'a geldiklerinde, önce Çelebi  Cemalettin Efendiyi ziyaret ettiler. Çelebi Cemalettin Efendi ile bağımsızlık  mücadelesi konuşuldu. Hacıbektaş görüşmesindeki en ilginç konuşmayı sonradan  Veliyettin Çelebi (1868–1940) şöyle aktarmıştır:
Çelebi Cemalettin Efendi Mustafa Kemal Paşa'ya; "Paşa Hazretleri,  cesaretli ve basiretli idarenizde Türk Milletinin düşmanı kahredeceğine inancım  sonsuz. Yüce Allahın milletimize müyesser edeceği zaferden sonra Cumhuriyet  ilanı düşünüyor musunuz?" diye sordu. Mustafa Kemal Paşa  bunun üzerine, "O mutlu günün  ilanına kadar aramızda kalmak kaydıyla, evet Çelebi Efendi Hazretleri" diye yanıtladı.
22 Aralık günü, Çelebi Cemalettin Efendi tarafından ağırlanan Mustafa Kemal  Paşa, o geceyi Çelebi Cemalettin'in evinde geçirdi. Ertesi gün, Dedebaba  postunda oturan Salih Niyazi Baba ve Dergâh ziyaret edildi.
          (kaynak:www.hacibektas.com)
    
  
